Aynalı romanıın, giriş sayfası yazarından imzalanmış olarak, okunma sırasını bekliyordu. Şanslıyım, yazar Fuat Sevimay ile tanışma fırsatım oldu. Üstelik kendisiyle harika bir Kapalıçarsı turu yapmıştık. İstanbul’un en sevdiğim yerlerini romanına mekân yapmış bir yazarla, okumaktan keyif alanlarla insanlar gezmek keyifli bir anı olarak kalacak. Sonrasında yazarın çeşitli kitaplarını okudum hatta GÖR BAĞIR öykü kitabını burada tanıştım. Her bir öyküsünü hâlâ net bir şekilde hatırlarım. Fuat Sevimay bana göre çok çalışkan bir yazar. Aynı zamanda da titiz de bir çevirmen. James Joyce konusundaki çalışmaları ve uzmanlığı ise tartışma götürmez.
Aynalı romanını Sarıyer Edebiyat Günleri’nde imzalamıştı. Şöyle yazıyordu imzasının hemen üstündeki notta, ” Sevgili Dilek Yılmaz’a yine yeniden hem de sizin mahallenizde görüşmek ne güzel. Hep görüşmek dileğiyle. Zeynep’i de anlamak gerek.” İlk okuğumda son cümleyi anlamamıştım. Ancak kitabın arka kapağında Zeynep ismiyle karşılaşınca çetrefilli bir kahraman hikâyesi okuyacağım belli olmuştu. Rastlantıya bakın ki benim kızımın, hatta yanlış hatırlamıyorsam Fuat beyin kızının da ismi Zeynep.
Roman işitme engelli kızı Melek ile geçim zorluğu içinde yaşayan Aynalı Bozacı’nın işe çıktığı bir akşam geçirdiği kalp kriziyle başlıyor. Bu bölümde iki yıl önce Leblebici Bacı olarak namlanan eşinin kanserden öldüğünü babanın evdeki kızının geleceği için kaygılı olduğunu anlıyoruz. Sonra hikâye geri sarmaya ve yeniden kurulmaya başlıyor. En baştan Bozacı’nın Aynalı ismini nasıl aldığını, ailenin Ankara’dan İstanbul’a zorunlu bir şekilde göç ettiğini, geçim zorluğu yaşamalarına rağmen karı kocanın birbirine destek olduğunu, sevdiğini, saydığını, iki kızlarını koruyup, kolladıklarını görüyoruz. Kızlardan biri, büyük olan Zeynep, Melek’ten çok farklı. İçinde hep bir isyan taşıyan bir karakter. Her ne kadar anne ve babasını üzmek istemese de özgürlüğünden taviz vermeyen biri. Yeni komşuları, onlarla ilişkileri, Zeynep’in seçimlerinin aileyi getirdiği nokta, toplumsal değerler, onların dayattığı doğrular ve yanlışlar şablonu ve belki de tüm bunların sonuçları romanın konusunu oluşturuyor.
Fuat Sevimay karakterlerini yaşatmayı başaran, onların gözünden yaşadıkları dünyayı gözlemlemize fırsat veren bir karakter. Tam da bu noktada “Zeynep’i de anlamak gerek,” cümlesi yerini buluyor. Okuyucunun ön yargılarından sıyrılarak karakterin gözünden de olan bitene bakmasını istiyor.
Aynalı romanını okumayı bitirdiğimde aklıma Orhan Kemal romanları geldi. Mesela Eskicinin Oğlu. Yaşayan bir mahalle, içimizden karakterler, yaşananlar, kimine göre kimine göre yanlış olan kararlar ve değişen hayatlar. Fuat Sevimay ne düşünür bilmem ama bence Aynalı bir yapımcı tarafından ele alınsa bence çok güzel bir şekilde sinema ya da dizi olabilecek bir metin.
Velhasılıkelam Fuat Sevimay benim için eserlerini aldığımda bu da olmamış ama demeyeceğim yazarlardan biri. Kalemine sağlık, hep yazsın hep okuyalım.
Keyifli okumalar,
KÜNYE:
KİTABIN ADI: AYNALI
YAZARI: FUAT SEVİMAY
KAPAK TASARIMI: HAMDİ AKÇAY
YAYINEVİ: İTHAKİ YAYINLARI
SAYFA SAYISI: 212
YAYIM YILI: 2021